Thomas Boston, geleneksel olarak 16. yüzyıldaki İskoç Reformu ile ilişkilendirilen dönemden sonra yaşamış önde gelen bir İskoç ilahiyatçı ve rahipti. Kendisi İskoçya’daki Reformasyon’la birebir ilgili olmasa da Reformun var ettiği temelleri kuvvetlendirme konusunda büyük bir rol oynamıştır. Boston, büyük ölçüde Jean Calvin ve Westminster İlahiyatçıları gibi ilahiyatçıların eserlerinden faydalanarak Reform ilahiyatının güçlü bir savunucusuydu. Teolojik görüşleri İskoçya Kilisesi’nin öğreti standartları, özellikle de Westminster İman Açıklaması tarafından şekillendirilmiştir. Boston, İskoç Reformu’ndan etkilenen pek çok ilahiyatçı gibi Antlaşma İlahiyatı’nı kabul etmiştir. Bu ilahiyat anlayışı İskoçya’daki Reform düşüncesinin temelini oluşturmuş ve Boston’un yaşadığı dönemde de ilahiyat ortamını şekillendirmeye devam etmiştir.
Ne var ki Boston’un sahneye çıkması ve oldukça büyük bir etki yaratması, Edward Fisher’in yazmış olduğu eser vasıtasıyla gerçekleşmiştir. Kitap başlangıçta tartışmalı olmasa da Thomas Boston ve diğer İskoç din adamlarının notlarıyla birlikte yeniden yayınlandığında teolojik bir tartışmanın merkezi haline geldi. Boston ve arkadaşlarının ekledikleri notlar, bazı teolojik noktaları açıklığa kavuşturmak ve vurgulamak amacıyla metne kapsamlı notlar eklediler. Yeniden yayınlanan baskı, Kutsal Kitap’ın lütuf öğretileri olarak gördükleri şeyleri desteklemeyi amaçlıyordu. Bu notlar sonucunda kilise ikiye bölünmüş oldu çünkü bazıları Boston ve arkadaşlarının savundukları hususların antinomianism’e (yani yasa karşıtlğına) kapı açtığını düşündüler. Hal böyle olunca, tartışma alevlendi. Thomas Boston, The Marrow’un teolojik görüşlerini destekleyen diğer kişilerle birlikte kitabı ve notlarını savundu. Boston, eleştirmenlerin yeniden yayınlanan baskının amacını yanlış anladıklarını ve lütuf ve güvenceye yapılan teolojik vurgunun ahlâki görevlerin ihmal edildiği anlamına gelmediğini savundu. Marrow Controversy‘nin İskoçya Kilisesi üzerinde kalıcı bir etkisi oldu. Genel Kurul ortaya atılan sorunları ele almak için adımlar atarken, tartışma kilise içinde lütuf öğretileri, yasa-perestlik ve yasa-karşıtlığı ile ilgili süregelen gerilimleri de gözler önüne sermiştir. Zamanla, Marrow ile ilişkili teolojik tutumlar İskoç Presbiteryenliği içinde daha geniş bir kabul gördü. Böylelikle Boston’un İskoç ilahiyatına sağladığı katkı hem zihinsel düşünceyi geliştirmiş hem de ruhsal meselelerde – yazdığı diğer kitaplarla – büyük ruhsal verim sağlamıştır.