“Hâlâ günahla kuşatılmış olsalar da, bedende değil Ruh’ta yaşadıkları sürece ölümün gücünden ve her lanetten özgürdürler: Böylece bu üç şeyi -inananların her zaman altında ezildikleri kusurluluğu, Tanrı’nın bunu bağışlayan merhametini ve Ruh’un yenilenmesini- birleştirmektedir; ve bu (Tanrı’nın bağışlayan merhameti ve Ruh’un yenilenmesi) özellikle son olarak, hiç kimse kendi benliğine güvenerek, sanki lanetten kurtulmuşçasına beyhude bir düşünceyle kendini övmesin diye söylenmiştir. O zaman benliğe göre yaşayan insan, hayatını düzene sokmak için hiçbir şekilde istekli olmadığında, bu lütfa sahipmiş gibi davranarak kendisine dokunulmazlık vaat ettiğinde, boş yere kendini övdüğü gibi dindarların titreyen vicdanları da yenilmez bir kaleye sahiptir, çünkü Mesih’te kaldıkları sürece her türlü mahkûmiyet tehlikesinin ötesinde olduklarını bilirler.”
John Calvin and John Owen, Commentary on the Epistle of Paul the Apostle to the Romans (Bellingham, WA: Logos Bible Software, 2010), 275–276.